Dr. İshak Sayğılı, Korona Pandemisinin Psikolojik Etkileri Adlı Panelde "İZOLASYON, KARANTİNA VE İNSANLIK DENEYİMİ" Konulu Konuşmasını Gerçekleştirdi

Salgın süreci tüm dünyada güvenlik duygusunu sarstı. İnsanlar doğayla ilişkilenme biçimlerini gözden geçirmekte ve bizi insan kılanın ne olduğunu da yeniden sorgulamaktadır. Salgın nedeniyle sorumluluk ve özgürlük arasına sıkışan bireyler bu ikilem karşısında da farklı yollar aramakta. Bu ikilemler çoğu kez somut çıktılara (ölü sayısı, yayılım hızı, maliyet vb,) odaklanarak ele alınırken ruhsal alanın bilgisi çoğu kez göz ardı edilmektedir. Sunum boyunca gelişimin erken dönemine ait ruhsal alan bilgisinin bu alanda olası yol gösterici potansiyelleri üzerinde durulmuştur. Salgına karşı ister bireysel ister toplumsal süreçlerinde ve hatta salgın sonrasındaki onarıcı süreçlerin tasarlanmasında izlenecek yollar etik sınırlar üzerine düşünmeyi gerektirmektedir. Bu aşamada iki basamaklı bir yolun zorunlu olduğunu düşünebiliriz; ilk aşamada kendi içsel alanında bireysel bir vicdan duyumunun açığa çıkarılması önemlidir, sonraki aşama ise toplu düşünme ve konuşma alanlarının oluşturulması olmalıdır. Böylesi zor bir dönemde geliştirilecek yeni çözüm süreçleri bu gerilimleri göz önünde bulundurarak tasarlanmalıdır. Doğumundan sonra çok uzun bir zaman bakım alarak gelişmek zorunda olan insan için ötekini umursamak ruhsallığının en derin katmanlarına kadar işlemiştir ve insanlık deneyiminin zorunlu parçasıdır. Korku ve kaygı ile gerileyen bu özelliklerin kaygının sağaltılması ve dayanışma ile tekrar açığa çıkabileceğini ruh sağlığı alanındaki çalışmalarda defalarca gösterilmiştir. Salgının yarattığı yıkıcı etkilere karşı bu alanın bilgisine başvurulması bu açıdan oldukça hayati önemdedir.