İGÜ Sosyal Bilimler Dergisi’nde yayınlanan makalede Türk Sineması’nda özellikle 2000 sonrası dönemde büyük seyirci kitlelerine ulaşan filmlerin büyük bir kısmının komedi filmleri olduğu ve filmlerde lümpen olarak adlandırılabilecek tiplerin anlatısının sunulmayı tercih edildiği vurgulandı. Geniş Aile film serisinin örneklem olarak seçildiği makalede, Marx’ın toplumsal bir grubu tanımlamak amacıyla ortaya attığı lümpen kavramı üzerinden oluşturulan mizahın yerli komedi sinemasındaki yansıması incelendi. Filmlerdeki lümpen tipler üzerinden yapılan çözümlemeler, lümpenliğin filmlerin anlatılarında bir mizah unsuru olarak kullanıldığını, lümpen tiplerin mizahın Üstünlük, Uyumsuzluk ve Rahatlama Kuramları aracılığıyla kurgulandığını ortaya koydu.
Lümpen Nedir?
Literatürde ilk olarak Karl Marx’ın Louis Bonaparte’in 18 Brumaire’i (1852) adlı eserinde toplumsal bir sınıfı tanımlamak amacıyla “lümpen-proletarya” şeklinde kullandığı ve “tehlikeli sınıf, toplumsal tortu” olarak bahsettiği lümpen kavramını yazarlar araştırmada şu şekilde özetledi:
1. Lümpen, homojen yapıda olmayan toplumsal bir grubu tanımlamak amacıyla kullanılan bir kavramdır.
2. Toplumun en alt katmanını oluşturduğu ifade edilen lümpen kişiler sınıfsızdır.
3. Lümpen, sınıf bilincine sahip değildir.
4. Lümpen, herhangi bir sınıfa dâhil değildir.
5. Lümpen, herhangi bir sınıfa dâhil olmayı kendi isteğiyle bilinçli bir şekilde reddetmektedir.
6. Lümpen, sermaye sahibi ya da işçi sınıfından bir birey değildir.
7. Lümpen kişi kendini tanıma, karşıt sınıf karşısında var olma ve mücadeleye girme boyutlarıyla politikleşme potansiyeli taşımadığı için apolitiktir.
8. Lümpen kişi ya da toplulukların argo ve küfürle benzerlik gösteren, anlamın örtük bir biçimde olduğu ve anlamını ağırlıklı olarak erkeklik, cinsellik, şiddet, üçkağıtçılık vb. içerikli konulardan alan bir “lümpen dili” bulunmaktadır.
9. Lümpen kavramının ortaya çıktığı hali ile günümüzdeki anlamı arasında radikal bir değişiklik bulunmamaktadır. Kavram sınıfsız, apolitik gibi anlamlara ek olarak günümüzde akıllı veya iyi eğitimli olmayan; görgüsüz; cahil; serseri; ayaktakımı; üçkâğıtçı; yozlaşmış vb. anlamlarda birine karşı küçültücü söz, hakaret olarak kullanılan popüler bir kavram halini almıştır.
Makaleye erişmek için
tıklayınız