İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ), Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) akademik kadrosu genişlemeye devam ediyor. Dr. Öğr. Üyesi Funda Özbucak, İletişim ve Tasarımı Bölümü’nde görevine başladı. Sayın Özbucak, akademik kariyeri hakkındaki sorularımızı yanıtladı ve İstanbul Gelişim Üniversitesi’nde göreve başlamasıyla ilgili görüşlerini paylaştı.
1. Merhaba Funda Hocam, öncelikle bizimle röportaj yapmayı kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederiz. Bize kendinizden ve akademik olarak çalışmalarınızdan kısaca bahsedebilir misiniz?
Merhaba, ben teşekkür ederim. Küçük yaşlardan beri resim dersine olan ilgimden dolayı ve rehber öğretmenimin tavsiyesiyle birlikte Ordu Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi Resim Bölümü’nde eğitim aldım. Akabinde Işık Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Sanatlar ve Grafik Tasarımı Bölümü’nde lisans eğitimimi tamamladım. Akademik çalışmalar yapmak istediğimden dolayı Haliç Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Grafik Tasarımı Bölümü’nden yüksek lisans derecesiyle mezun oldum. 2018 yılında British Study Centers Dil Okulu’ndan dil eğitimi almak için İngiltere’de bulundum. Böylece yurt dışı tecrübesi edinerek farklı kültürlerden öğrenciler ile bir araya gelerek iletişim kurma ve tanıma fırsatı yakaladım. Geri döndüğümde ise İstanbul Arel Üniversitesinde özel öğrenci olarak bulunduğum Grafik Tasarımı anabilim dalında sanatta yeterlik eğitimimi 2022 yılında tamamlayarak doktor unvanımı aldım.
2. Yüksek lisans ve doktora sürecinde ambalaj tasarımı üzerine çalışmalar yürüttüğünüzü biliyoruz. Bu konuda akademik kariyeriniz haricinde sektörde yapmış olduğunuz çalışmalardan bahsedebilir misiniz?
2011 yılında Işık Üniversitesi’nden mezun olunca ailemin girişimleri olan süt ürünleri gıda üretimi şirketinin tüm grafik, kurumsal kimlik ve ambalaj tasarımlarını üstlendim. Yüksek lisans tez konumu buna paralel olarak ‘‘Grafik Tasarım Açısından Marka ve Gıda Ambalajı İlişkisi’’ olarak belirledim. Yakın zamanda Unipak Ambalaj Şirketi’nin matbaa bölümünde tecrübe edindim. Aynı zamanda Londra’da bulunan Museum of Brands Müzesi’ni gezme fırsatı yakaladım. Böylece geçmişten günümüze markalar, ambalajlar ve reklamcılık üzerine koleksiyonları görmek bakış açımı geliştirdi diyebilirim.
3. İletişim ve Tasarım Bölümü’nde göreve başlayan bir grafik tasarım meslek insanı olarak iletişim ve medya sektörü ile grafik tasarım disiplinleri arasındaki ilişkiyi nasıl yorumlarsınız? Disiplinler arası çalışmalar yürütmenin önemi hakkındaki düşünceleriniz neler?
Daha önceleri durağan olan tasarımlar azalarak ihtiyaçlar doğrultusunda değişti ve iletişim tasarımında gittikçe hareketlilik ve deneyim ön plana çıkmaya başladı. Çağın gereksinimlerine göre doğal olarak tasarımlar da daha hareketli animasyon tasarımı gibi alanlara doğru evrilmeye başladı. Offline diye tabir ettiğimiz, durağan yayınlar gittikçe önemini yitirirken, daha dijital temelli ortamlarda çözüm üreten, iletişim ve tasarımlarının önemi arttı. Bu duruma bağlı olarak da günümüzde birçok sanat disiplinini kavramış ve uzmanlaşmış olmanız gerekiyor.
4. İletişim ve Tasarımı ile Grafik Tasarımı alanında gerek sektörde gerek ise akademik olarak kariyerine devam etmeyi planlayan öğrencilere ne gibi tavsiyeleriniz olur?
Bölümün ve mesleğin kendi içinde çok sayıda farklı alan içeriyor olması genelde kaygıya sebep olmaktadır. Basılı ortamlardan etkileşimli ortamlara ve web sitesi, arayüz tasarımı, bilgilendirme, yönlendirme, 3D animasyon gibi o kadar geniş bir kapsamda çalışılıyor ki bu alanların çoğu aslında bir meslek içeriği olarak düşünüldüğünde dağınık bir algı yaratabiliyor. Ancak endişe etmemelerini tavsiye edebilirim. İnançları ve kendilerini geliştirme arzuları devam ettikçe kendilerine hep doğru yollar seçeceklerinden eminim.
Dr. Öğr. Üyesi Funda Özbucak’a sorularımızı yanıtladığı için teşekkür eder, yeni görevinde başarılar dileriz.
