Lisansüstü Eğitim Enstitüsü - lisansustu@gelisim.edu.tr
Memnuniyet ve Önerileriniz için   İGÜMER
 Lisansüstü Eğitim Enstitüsü - lisansustu@gelisim.edu.tr

Çocuk Gelişimi (Yüksek Lisans) (Tezsiz)








 Ülkemizde 1998 yılında 26 Ekim “Hasta Hakları Günü” olarak kabul edilmiştir.


İstanbul Gelişim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Nurten ELKİN, Topluma sunulan Sağlık Hizmetlerinin etkin ve verimli olması ile İyi Hekimlik uygulamalarının Hasta Haklarından bağımsız olamayacağını fakat hasta haklarının beraberinde hastaya bir takım sorumluluklarda getireceğini belirterek konu ile ilgili açıklamalarda bulundu.


      Hasta Hakları; genel insan haklarının sağlık alanına yansıması olarak bilinmektedir. Hastanın öncelikle yararını gözeterek zarar görmemesini, özerkliğini ve hakça bir sağlık hizmeti alabilmesini hedefleyen hasta hakları ile ilgili olarak uluslararası ve ulusal düzeyde çeşitli mevzuatlar bulunmaktadır.
Hasta Hakları ilk kez 1981 yılında Lizbon’da yapılan 34. Dünya Tabipler Birliği Genel Kurulu’nda yayımlanan Lizbon Bildirgesi ile benimsenmiştir. Ulusal düzeydeki yasal düzenleme Tıbbi Deontoloji Nizamnamesi, Hasta Hakları Yönetmeliği, İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi gibi mevzuatlarda yer almaktadır. Ülkemizde 1998 yılında 26 Ekim “Hasta Hakları Günü” olarak kabul edilmiştir. Hasta haklarının tam olarak gerçekleşebilmesi için “herkes için eşit, nitelikli ve ulaşılabilir sağlık hizmeti sunulması” önemlidir.
Hasta haklarına bakıldığında;
*Hizmetten genel olarak faydalanma: Adalet ve Hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde sağlık hizmetlerinden dil, din, Irk, cinsiyet, ekonomik ve sosyal durum ayırımı gözetilmeksizin hizmet alma hakkının olması.
* Bilgilendirme ve bilgi isteme: Her türlü sağlık hizmetinin neler olduğunu öğrenme ve sağlık durumu ile ilgili her türlü bilgiyi sözlü veya yazılı isteme hakkının olması.
*Sağlık kuruluşunu ve personelini, seçme ve değiştirme: Sağlık kuruluşunu seçme, değiştirme ve seçtiği sağlık kurumunda verilen sağlık hizmetlerinden faydalanma hakkının olması.
* Mahremiyet: Gizliliğe uygun bir ortamda her türlü sağlık hizmeti alma hakkının olması.
*Reddetme, durdurma ve rıza: Tedaviyi reddetme, durdurulmasını isteme, tıbbi müdahalelerde rızasının alınması ve rıza çerçevesinde hizmetten faydalanma hakkının olması.
*Güvenlik: Sağlık hizmetini güvenli bir ortamda alması.
* Dini vecibeleri yerine getirebilme:  Sağlık tesisinin olanakları ölçüsünde ve idarece alınan tedbirler çerçevesinde, dini vecibelerini yerine getirme hakkının olması.
*İnsani değerlere saygı gösterilmesi, saygınlık görme ve rahatlık: Saygı, itina ve ihtimam gösterilerek, güler yüzlü, nazik, şefkatli bir ortamda sağlık hizmeti alma hakkının olması
*Ziyaret ve refakatçi bulundurma: Sağlık tesislerince belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde ziyaretçi kabul edilme; mevzuatın ve sağlık tesisinin olanakları ölçüsünde, hekimin uygun görmesi halinde refakatçi bulundurma hakkının olması.
*Müracaat, şikayet ve dava hakkı:  Haklarının ihlali halinde, mevzuat çerçevesinde her türlü başvuru, şikayet ve dava hakkını kullanma hakkının olması.
            
 
Hasta haklarının yanında bir de “Hasta Sorumluluğu”  mevcut olup; hastanın bir sağlık kuruluşuna başvurmadan ve başvurduktan sonraki süreçte yerine getirmesi gereken ödev ve yükümlülükler şeklinde tanımlanabilir.  
Hastanın sorumlulukları değerlendirildiğinde:
1. Genel Sorumluluklar: Bireyler kendi sağlığına dikkat etmek için elinden geleni yapmalı ve sağlıklı bir yaşam için verilen tavsiyelere uymalıdır.
2. Sosyal Güvenlik Durumu: Hasta; sağlık, sosyal güvenlik ve kişisel bilgilerindeki değişiklikleri zamanında bildirmek durumundadır.
3. Sağlık Çalışanlarını Bilgilendirme: Hasta; yakınmalarını, daha önce geçirdiği hastalıkları, yatarak herhangi bir tedavi görüp görmediğini, eğer varsa halen kullandığı ilaçları ve sağlığıyla ilgili tüm bilgileri tam ve eksiksiz vermelidir.
4. Hastane Kurallarına Uyma: Hasta; başvurduğu sağlık kuruluşunun kural ve uygulamalarına uymalıdır. Hastanın; tedavi, bakım ve rehabilitasyon sürecince sağlık çalışanları ile işbirliği içinde olması beklenir. Hasta; randevulu hizmet veren bir sağlık tesisinden yararlanıyorsa randevunun tarih ve saatine uyması ve değişiklikleri ilgili yere bildirmesi gerekir. Hasta; hastane personelinin, diğer hastaların ve ziyaretçilerin haklarına saygı göstermelidir. Hasta; hastane malzemelerine verdiği zararları karşılamak zorundadır.
5. Tedavisi İle İlgili Önerilere Uyma: Hasta; tedavisi ve ilaçlarla ilgili tavsiyeleri dikkatle dinlemeli ve anlayamadığı yerleri sormalıdır.  Hastanın,  bakım ve taburculuk sonrası bakım planını beklendiği gibi doğru anlayıp anlamadığını belirtmesi gerekir. Hastanın kendisine uygulanacak tedaviyi reddetmesi veya önerilere uymamasından dolayı doğacak sonuçlardan kendisi sorumludur.
 
 
26 Ekim Hasta Hakları Günü: Herkes İçin Eşit Sağlık Hizmeti
Sağlıkta İnsan Hakları Vurgusu
Her yıl 26 Ekim, ülkemizde “Hasta Hakları Günü” olarak kutlanıyor. Bu gün, her bireyin adil, güvenli ve insan onuruna yakışır sağlık hizmeti alma hakkını hatırlatmak amacıyla önem taşıyor.
Hasta hakları, 1981 yılında Lizbon Bildirgesi ile uluslararası düzeyde kabul edildi. Türkiye’de ise Hasta Hakları Yönetmeliği, Tıbbi Deontoloji Nizamnamesi ve İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi ile güvence altına alındı.
Hastaların Temel Hakları
Hasta hakları, sağlık hizmetinden yararlanan her bireye birçok güvence sunuyor:
  • Eşit ve adil sağlık hizmeti alma
  • Bilgilendirilme ve rıza hakkı
  • Mahremiyetin korunması
  • Sağlık kuruluşu ve hekim seçme
  • Saygılı, güvenli ve insanca hizmet alma
  • Şikâyet ve dava hakkı kullanma
Bu haklar, hem hastaların hem de sağlık çalışanlarının karşılıklı saygı ve güven içinde hareket etmesini sağlıyor.
Hak Kadar Sorumluluk da Önemli
Hasta olmak yalnızca haklara sahip olmak değil, aynı zamanda bazı sorumlulukları da yerine getirmeyi gerektiriyor.
Hastalar;
  • Kendi sağlıklarını korumaya özen göstermeli,
  • Sağlık çalışanlarına doğru bilgi vermeli,
  • Hastane kurallarına uymalı,
  • Tedavi sürecinde iş birliği içinde olmalıdır.
Hasta ve sağlık çalışanı arasındaki güven ilişkisinin, tedavi başarısını doğrudan etkilediği bilinmektedir.
Herkes İçin Erişilebilir Sağlık
Hasta haklarının tam anlamıyla hayata geçebilmesi için eşit, nitelikli ve ulaşılabilir sağlık hizmeti büyük önem taşıyor.
26 Ekim Hasta Hakları Günü, bu bilinci güçlendirmek ve toplumsal farkındalığı artırmak için önemli bir fırsat sunuyor.