Dr. Elif ERDEM ÖZCAN, konuşmasına probiyotik ve prebiyotiklerin; başta D vitamini olmak üzere vitamin ve minerallerin bağışıklık sistemi ve genel sağlık halini korumak üzere yetişkinler ve özellikle çocuklar üzerindeki etkisinden bahsederek başladı. Pandemi sürecinin gerekliliği olarak ev ortamında daha uzun süre vakit geçiren çocukların bilgisayar başında geçirdiği sürenin artmasıyla birlikte beslenme alışkanlıklarının değişmeye başladığını belirtti. Hareketsizlikle birlikte kas kütlesi azalışı ve yağ kütlesinin artışına vurgu yaptı. Sağlıklı beslenmenin yanı sıra hareket ve sporun gerekliliğine vurgu yaptı ve "Mutlaka çocukların hayatında bir sportif faaliyetin olması gerekiyor" dedi ve ebeveynlere de çocuklarıyla fiziksel aktivite içeren oyunlar önerdi.
Yine pandemi ve eve kapanmayla çocuklarının ekran süreleri ve ekran maruziyetlerinde artış olduğunu belirten ÖZCAN ekranlar için "bakıcı" benzetmesini yaptı ve çocukların gelişimlerine olumsuz etkilerinden bahsetti. Pandeminin genel olarak anneler üzerindeki iş yükünü arttırdığından bahsetti ve şu cümleyi kurdu "Çocukların bağışıklığını arttırmak için annelerin psikolojik yükünü azaltmak lazım.". Pandeminin çocuklar üzerindeki bir diğer olumsuz etkisinin de çocukların uyku düzenlerinin bozulması olduğunu; bu nedenle büyüme hormonunun yeterli miktarda salgılanmadığını ve bağışıklık sistemlerinin yeteri kadar desteklenmediğini belirtti. Bağışıklık sistemini destekleyen bir diğer etkenin ise rutin kontroller ve aşı olduğunu belirtti ve aşının öneminden bahsetti. Pandemi nedeniyle aşılara ve rutin kontrollere gereken önemin verilmemesinin çocuk sağlığı üzerindeki olumsuz etkileriyle sözlerine devam etti.
Aşılar yapılırken gerçekleştirilen rutin kontroller sırasında fark edilen gecikmelerin önleyici olduğunu ifade etti. Pandeminin yarattığı uyaran eksikliğinin çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerini vurguladı ve bu etkilerin gelecekte konuşma bozukluğu, hiperaktivite gibi belirtilerle karşımıza çıkabileceğini belirtti. Sevgi görme, şefkat görme ve oyun sırasında salgılanan endorfin hormonunun da çocukların bağışıklık sistemi üzerinde etkili olduğunu ekledi. Çocukların Covid-19’u taşıyıcı rolüne vurgu yapan ÖZCAN, yetişkin bağışıklanmasının çocuk sağlığını koruma ve Covid-19’un çocuklara bulaşını engelleme açısından önemli olduğunu söyledi. Okulların açılması konusunda ise kendisinde ve/veya aynı evde yaşadığı kişilerde kronik hastalık bulunmuyorsa çocukların okula devamını önerdi ve örgün eğitimin olumlu yanlarına vurgu yaptı. Sözlerine ebeveynlerin çocuklarını okula gönderirken hijyen kurallarını öğretmeleri gerektiğine vurgu yaparak devam etti. Pandemi sürecindeki sosyal ilişki eksikliğinin ergenlik dönemindeki çocukları olumsuz etkilediğini söyledi ve ergenlik dönemindeki çocukların da bu süreçte sevgi ve şefkat konusunda desteklenmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Dr.Elif ERDEM ÖZCAN, sözlerini tüm bu konularda ebeveynlerin bilinçlendirilmesinde sağlık çalışanlarının büyük bir rolü olduğunu söyleyerek sonlandırdı.